8 Şubat 2010 Pazartesi

Maria' nin Bahcesi

Genellikle bir yer hakkinda en az iki sefer gitmeden yazmamaya calisiyorum ama su siralar is cok ve gidebildigim yerler az olunca yazayim dedim. Dolayisiyla biraz subjektivite olabilir, idare edersiniz.
Maria'nin Bahcesi' ne Galatasaray'dan arkadaslarimla gittik. Son seyahatimde yedigim bol curry ve acili yemeklerden sonra her Turk gibi biraz detoks olma ihtiyaci hissettim ve guzelce raki icebilecegimiz ve rahatca sohbet edebilecegimiz bir yer ayarlamalarini rica ettim, sagolsunlar kirmadilar.
Maria' da yemek ve mezeler ortalama; hani aman bir tane daha soyleyeyim dedirtecek cinsten degil. Ama yemek oncesi ikram ettikleri tarama biraz tuzlu olmakla beraber guzeldi. Ote yandan, balik lokantasi ya da meyhanelerde ilk dikkat ettigim kriter yani beyaz peynir konusunda sinifta kaldilar, gayet yumusak ve Carrefour isi bir peynir getirdiler. Raki ise soguk servis edildi, o tamam. Ahtapot icin aslinda ayri bir paragraf gerekir, harikaydi. Vantuzlari uzerinde, suyu icerisinde, pamuk gibi bir ahtapot yedik, cok guzeldi.
Cok abartmadan yedik; balik olarak 1.5 kg' lik bir kalkan soyledik (kilosu 90 lira), gerisi standard mezeler. Kisi basi yaklasik 100 tl hesap geldi. Odenen hesap ile alinan kalite orani Maria' da malesef dusuk. Bir daha gidilir mi, bilmem, ahtapotu icin belki.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder